İnkişaf
İlmî dergicilikte yeni bir soluk

İnkişaf

Bonaparte’dan Zağlul’a Mısır’da Masonluk (2)

MAHALLÎ LOCALARIN ÂZÂ PROFİLİ

Mahrem bir ilim olarak tasavvur edilen masonluk mahrem bir cem’iyyetde olan yeminler, mahrem parolalar, âyinler gibi daha birçok esrarengiz vasıflara açıkça sâhib idi. Bu mahremiyet hâriçtekilerin (ki masonlar bunlara profane [mukaddesi olmayan, Y.H.] diye hitâb ediyorlardı) merâkını celbetmekle birlikte âzâ kabûlünde tâkib edilen müfrîd merâsim usûlleri boş merak sâhiblerini muhtemelen caydırıyordu. Masonlar hâlâ âzâlıklarını mason olmayanlara ifşâ etmeyeceklerine ve herhangi bir kimseyi mason olması için iknâ etmeye çalışmayacaklarına dâir yeminlidirler.[61]Yukarıda işâret edildiği gibi ondokuzuncu asır Mısır’ında mason localarında câlib-i dikkat derecede bir artış meydana gelmiş, buna bağlı olarak masonlar da her yerde mantar gibi çoğalmaya başlamıştı (1901’de sâdece GONE’e âit yetmiş adet loca bulunuyordu. Bunlar yukarı Mısır’daki Asyut’dan kuzeydeki İskenderiye’ye kadar yayılmışlardı). Âzâlar umûmiyetle aristokrasiden, münevverândan, ticârî ve mâlî sınıflardan ve o sıralar Mısır’da bulunan (misâlen İtalyan, Fransız, İngiliz, Yunan ve Ermeni) hâriciye cem’iyyetlerinden seçiliyordu.

Umûmî olarak mason âzâlığını husûsî olarak da Mısır’daki mason âzâlığını tedkîk etmek, âzâ isimleri kâide îcâbı gizli tutulduğu için zordur. Mamafih hem arşivler ve hem de senelik olarak toplanan yüksek ücretler, locaların üst-orta sınıf mensubu pek çok kişi için müşterek bir ictimâ’ yeri hâline geldiğini gösteriyor. İdris Râgıb [Paşa] Maşrıq-ı A’zam’ın üstâdı olduğu sıralar, Mısır’daki bütün locaların federal meclisi ve Millî Mısır Maşrıq-ı A’zamlığı’nın ilâvesi sayılan Büyük Millî Mısır Locası’nın seçilmiş ricâline dair yıllık bir liste gönderir. Biz bu listeleri (ki târihleri ondokuzuncu asra kadar gider) Fransız Maşrıq-ı A’zamlığı’nın arşivinde bulduk. Bunlardan hareketle mason localarının âzâ profilini tahkîk edeceğiz.

Mısırlı masonların kâhir ekseriyeti, biraz önce de ifâde etdiğimiz gibi cem’iyyetin üst-orta tabakasından geliyordu. Misâlen 1897’de[62] Emin Fikri [Paşa], George Hayyat [Bey], Ali Şârâvi [Bey], Muhammed İsmail Abaza [Paşa] (Hidiv II. Abbas’ın sonraki müşâviri) ve Muhammed Râtib [Bey] zengin toprak sâhipleri arasındaydılar; Dr. Muhammed Ferid [Bey] (Mısırlı kavmiyyetçi lider), avukat Yusuf Şidyak [Bey] meslek sınıflarındandılar; ve sonraları Mısır Meclisi’nde vekil olan Abdu’s-Selim el-Müveylihî ve Başvekil Şerif [Paşa] ise siyâsî sınıfdan idiler. Farklı dinler de temsil edilmişlerdir. Şâhin Makaryos [Bey], Gobrial Nassif [Bey] ve Şâkir Hûri [Bey] meşhûr Hıristiyanlardandılar; Millî Parti’nin ana unsurlarından biri olan Mu’eyyed’in sâhibi Şeyh Hasan Yusuf ve Mahmud Rüstem [Bey] Müslüman idiler; Morice Goldenberg ve Ya’qub Sannu’ Yahûdî idiler; Nazar İskandariyan ise Ermeni idi. Hâriciyeciler, diplomatlar veyâ Mısır’da iş yapan tüccarlardan da GONE’e âzâ olanlar vardı; bu yüzden Lord Kitchener (İngiliz yüksek komiseri; GONE’in ilk müfettişi idi), General John Smith, Raphael Borg [Paşa] (İngiliz konsolosu ve fahrî üstâd-ı a’zam), H. Kruickshank [Paşa] (tekstilci ve aynı zamanda ilk müfettiş idi) gibi isimlere rastlamak mümkündür.

İki yıl sonra, 1899’da[63], 1897’de “müessir âzâlar” diye nitelendirilen birkaç kişinin “yüksek memurlar” sınıfına terfi etmesi hâriç, az şey değişmiştir. Sursock, Sid Ahmed [Bey], Şeyh el-Ezherî, Padovani, Piskopos Macarius gibi farklı dinlerden, mesleklerden ve milliyetlerden kişilerin localara girdiğini isbat eden birçok isimler de görüyoruz.

Mamafih mezkûr listeler 1901’e kadar[64] çok daha meşhur isimleri de ihtivâ ediyordu; meselâ Hüseyin Fahrî [Paşa] (âmme işleri nâzırı; fahrî üstâd-ı a’zamlık vazîfesini deruhde etmiştir); Grand Garde de Sceaux olarak Adlî Yeğen [Paşa] (Şarkî vilâyeti başvekîli ve vâlisi), Grand Premier Surveillant olarak İbrâhim Necib [Paşa] (dâhiliye nezâretinde müsteşâr), Premier Grand Diacre olarak İsmâil Sabrî [Paşa] (adâlet nezâretinde müsteşâr) ve Ezher müftisi Şeyh Muhammed Abduh. Ve 1913’e kadar da[65] zengin bir toprak sâhibi olan Fehmi Vissa [Paşa] Garde des Sceaux olarak, baş nâzır Yusuf Vehbi [Paşa], 1919 ihtilâlinin lideri ve Vafd Partisi’nin bânisi Saad Zağlul [Paşa] ve Mısırlı kavmiyyetçi lider Muhammed Ferid [Paşa] gibi daha birçok ismi görebiliyoruz (bunların hepsi Millî Mısır Maşrıq-ı A’zamlığı’nın himâyesindeki muhtelif locaların teşkilât ve âzâlarından olup büyük rütbe sâhipleri arasında yer almaktaydılar).

Neden mason locaları Mısır’ın üst tabakalarını böylesine cezbediyordu? Bunun birkaç nedeni var; en mühimleri şunlardır:

1) Mason locaları, son derece mahremiyet isteyen husûsiyetleri dışında diğerleri gibi bir ictimâî cem’iyyet olarak telâkki ediliyordu.

2) Umûmî matbuât ondokuzuncu asır Mısır’ında henüz emekleme safhasındaydı. Mason locaları, âzâlarına bir ictimâ’ sahası ve muhâlif siyâsîlere fikir alış-verişinde bulunup memleketin iktisâdî ve siyâsî durumunu müzâkere edebilecekleri gayr-i resmî siyâsî bir platform te’mîn ediyordu: “la loge maçonnique favorisait l’échange d’idées entre les hommes qui étaient au courant des dessous politiques et des secrets du gouvernement, et créait entre eux un lien de solidarité.”[66] Bâhusûs “mason” kelimesinin menşe’i bahislerinde geçen “massa” (Latince), centilmenlerin bir araya geldikleri bir dernek ma’nâsı taşıyor.[67]

3) Mason localarının “hazır yapısı”[68] siyâsîleri cezbetmiş ve kendilerine biçtikleri siyâsî mesleğe uygun olarak teşkilatlanmalarına yardımcı olmuştur. Cemâleddîn Efgânî mensûb olduğu locayı siyâsî akîdesini neşretmek için siyâsî bir âlet olarak kullanmıştır: “Efgânî, Mısırdaki bir mason locasını siyâsî desîse ve değişim için bir vâsıta kılmaya çalışıp ma’rûf hatiblik te’sîrini de kullanarak güçlü bir siyâsî şahsiyet hâline gelmiştir.”[69]

4) Localar yabancılarla dolu olduğundan Mısırlılar bu yabancıların teveccüh ve himâyelerini elde etmek için de bu localara intisâb etmeye çalışıyorlardı.[70] Hakîkaten tam da Mısır aristokrasisine mensub âzâların consuls honoraires٦ hâline geldikleri Kapitülasyonlar devrinde, mezkûr şahıslar yabancı locaların temsilciliklerini elde etmeye çalışmışlardır: İdris Râgıb Paşa Yunanistan, İtalya, Meksika ve Yeni Zelanda Maşrıq-ı A’zamlığı’nın temsilcisiydi; Michel Sâlih Bey Belçika, Portekiz ve Macaristan Maşrıq-ı A’zamlığı’nın temsilciliğini yapmıştı; Ahmed Zeki Bey Arnavutluk Maşrıq-ı A’zamlığı mümessiliydi; Muhammed Ferid [Paşa] ise Tanta’daki İstanbul Maşrıq-ı A’zamlığı delegesiydi.[71] İşte bu sûretle münevver sınıfından olan masonlar mevzû-i bahs locaları kendileri için mahallî otoritelerden masûn bir vaziyetde serbestçe konuşabildikleri ve yabancı himâyesinde oldukları bir ictimâ’ merkezi hâline getirdiler.[72] Kimi âzâlara –resmen masonluğa intisâb etmeleri için– mason localarına intisâb etmenin hakîkatde bir İngiliz veya bir Fransız müessesesine intisâb ma’nâsına geldiği, ve böylece de tamâmen yabancı himâyesine girilmiş olacağı telkîn ediliyordu.

5) Mısırlılar, umûmiyetle fahrî veyâ bâzen de hakîkî üstâd-ı a’zam olan Hidiv veya Kral’ın siyâsî ve mâlî himâyesine karşı sadâkatlerini izhâr için mason localarına intisâb etmişlerdir.

NETİCE-İ KELÂM

Fransızlar 1798’de geldiklerinde Mısır, nisbeten Garb’dan tecrîd olmuş bir vaziyetde idi. Bonaparte’ın gelişi, Mısır ile Garb dünyası arasında “hem acı hem tatlı bir te’sîr-i mütekâbil” devrinin başlangıcı oldu.[73] Mısır’ın dış dünya ile irtibâtının artması, onu Garb’daki irfânî ve siyâsî gelişmelerin te’sîrine daha bir açık hâle getirmiştir. Garbın irfânî ve siyâsî nüfûzu, yeni doğmakta olan geniş ictimâî güçlerin ve tahsilli güzîdegânın fikrî temâyülüne sızmaya ve onu şekillendirmeye başlamıştı. Bu makâlede, masonluğun ondokuzuncu asırda umûmî olarak Mısır cem’iyyetinin husûsî olarak da Mısır münevverânının tahavvülünde nasıl bir rol oynadığı ve Garb ideolojisinin ne derece benimsendiği gösterilmeye çalışılmıştır.

Mısır’daki masonluğu müzâkere etdikten ve nasıl iki fikir cereyânı arasında gidip geldiğini gördükten sonra tekrar şu soruya dönüyorum: Ele aldığımız devirde masonluk Mısır’da nasıl bir rol oynamıştır? Masonluk; Genç Mısır cem’iyyeti gibi siyâsî teşekküllerin iç işlerini gizleyen siyâsî bir rol mü oynamıştır, yoksa sâdece siyâsîlerin iktidâr kulislerinde dolaşan haberleri öğrenmek için arasıra veya muntazaman biraraya geldikleri ictimâî bir dernek mi olmuştur?

Büyümekte olan tahsilli güzîdegân, siyâsî hiyerarşide mertebe katetmeye başladıkları gibi idârede de yüksek mevkilere gelmeye başlamışdı. Bu sınıf, mensûbu oldukları milletin gerçek çıkarlarını kendilerinin temsil etdiklerine inanıyor ve dolayısıyla da siyâsete çok daha fazla katılmaya çalışıyorlardı. Hatta siyâsî arenada birbirleriyle mücâdele ederken bile (bu mücâdele ekseriyetle kavmiyyetçilere karşı toprak sâhipleri, Ulemâ’ya karşı Paşalar şeklinde cereyân ederdi) bunların çoğu mason locası âzâsı idiler. Paradoks şuradaydı ki bunların siyâsî mücâdeleleri aslında, oynadıkları sürece kâidelerini kendilerinin uydurduğu, ganimetlerini kendileri için istifledikleri ve başka hiç kimsenin karışmasına müsâade edilmediği, mâhirâne bir şekilde icrâ edilen müzikal sandalyeler oyunu٧ idi. Partiler nöbetleşe memleket idâresine geçiyorlardı; bununla birlikte partililerin kâhir ekseriyeti masondular ve –Mısırlıların meşhûr tâbiriyle– hepsi de “aynı kumaştan”dılar. Böylece mason locası âzâlığı, ondokuzuncu asrın nihâyeti ile yirminci asrın bidâyetinde Mısır aristokrasisi arasındaki sınıf bağlarını pekiştirmiştir. Mason locaları güzîdegân için, kendilerini siyâsî, mâlî ve ictimâî olarak diğerlerinden tefrîk etme vazîfesi görüyordu –bu durum mevzû-i bahs müessesenin, remzî tedrîsin ruhânî ve bâtınî masonik ideallerinin aksine, daha çok siyâsî bir masonluk ve ictimâî bir loca olduğuna işaret eder. Masonik ideolojinin rolüne gelince; bu ideoloji sâdece ülkenin daha yeni oluşan siyâsî ve iktisâdî güzîdegânın ideolojisinin teşekkülünde rol oynamış değildir; bundan daha da mühimmi, güzîdegân arasında meydana gelecek bölünmenin de habercisi mezkûr ideoloji olmuştur. Fransız te’sîrindeki locaların çoğu âzâsı, İngiliz te’sîrindeki localara girme temâyülünde olan çok daha dindar-muhâfazakâr, zengin pamuk tüccarları ve mal-mülk sâhiplerinin aksine, liberal-seküler ve siyâseten aktif olma temâyülündeydiler. Âzâlara âit arşiv listeleri de bunu göstermektedir; meselâ Saad Zağlul [Paşa], Mustafa Kâmil [Paşa], Butros Gali [Paşa] ve Yusuf Vehbi [Paşa] gibi ülkenin siyâsî mu’teberânını teşkîl eden isimlerin hepsi evvelden İngiliz, daha sonra da Fransız te’sîrinde olan ma’rûf Kevâkibü’ş-Şark locasının âzâsı idiler. Fehmi Vissa [Paşa], Georges Hayyat [Bey] ve İsmâil Abaza [Paşa] gibi en ma’rûf mal-mülk zenginleri arasında yer alan şahıslar ise İngiliz te’sîrindeki locaların âzâsıydılar. Mamafih mevzu-i bahs tefrik nihâyetinde sun’î idi; asıl mühim olan husûs hepsinin mason olmasıydı.

O nedenle masonluğun ele aldığımız devirde Mısır’daki rolü büyüktü, zîrâ âzâlarına verebileceği çok şeyler vardı. Birçok masona göre localar, “cezbedici mahremiyet”iyle[74] birlikte verimli ve iyi teşkilatlanmış ictimâî dernekler idi. Dolayısıyladır ki bu mahrem cem’iyyet daha çok siyâsî bir müessese idi ve “siyâsî” sıfatı mezkûr cem’iyyetin mevzu-i bahs devrin Mısır’ındaki mevki’ini ta’rîf etmekte “bâtınî” sıfatından daha münâsiptir. Diğerleri için de localar, maddî fayda ve iyilik te’mîn edebilecekleri bir çeşit verimli lonca vazîfesi görüyordu. Bir başka grup (özellikle de Fransız te’sîrindekiler) için ise masonluk çok daha siyâsî bir araç ve o sıralar ülkenin her yanına sirâyet eden âteşin kavmiyyetçiliğin bir izhârı idi. Sözü edilen âzâlar, nihayetinde, hangi tâbiiyetde olurlarsa olsunlar, makam ve mevki’lerini muhâfaza ve tesânüd amacıyla masonluğun Garblı ideolojisini kullanan tek bir ictimâî sahanın mensûbuydular.

—————————————–

* Karim Wissa, “Freemasonry in Egypt from Bonaparte to Zaghloul”, Turcica (Revue d’Études turques: peuples, langues, cultures, États), 24.c., 1412-1413 (1992), 109-132.s.; ilk neşri için bkz., Karim Wissa, “Freemasonry in Egypt 1798-1921: A Study in Cultural and Political Encounters”, Bulletin (British Society for Middle Eastern Studies), 16.c., 2. aded, 1409-1410 (1989), 143-161.s.

[1] Jacob Landau, “Farmasuniyya”, The Encyclopedia of Islam, ed. C.E. Bosworth, E. van Donzel ve B. Lewis (Leiden: E.J. Brill, 1982), 29[6].s..

[2] Aynı müellif, “Prolegomena to a Study of Secret Societies in Modern Egypt”, Middle Eastern Studies, 1.c., (1965), 135.s. (müellif bu makâlesini bilâhire neşretdiği şu kitabına da derc etmiştir: Jacob M. Landau, Middle Eastern Themes: Papers in History and Politics, London, Frank Cass and Co. Ltd. nşr., 1393 [1973], 7-56.s.; inşâAllah bu mühim makâlenin tercemesini de yakın bir zamanda neşredeceğiz, Y.H.).

[3] Silas Shepherd, What is Freemasonry?, Wisconsin, Committee on Masonic Research, 1918, 12.s..

[4] Emmanual Rebold, “A General History of Freemasonry”, Edwin Dulaureans, ed., Masonic Sketch Book and Gleanings from the Harvest Field of Masonic Literature, New York, Macox Publishing House, 1905, 224.s..

[5] Albert Lantoine, Historie Générale de la Franc-Maçonnerie Française, 1.c., 8.s..

[6] Charles Dickens, Barnaby Rudge: A Tale of the Riots of Eighty, London, Oxford University Press, 1954, 66.s..

[7] Rebold, a.g.e., 247.s..

[8] C.H. Josten, Elias Ashmole (1617-1692), 2.c., Oxford, 1966, 395.s..

[9] Lantoine, a.g.e., 8.s.; R.F. Gould, The History of Freemasonry, 5.c., gözden geçirip neşre hazırlayan Dudley Wright, London, Caxton Publishing, 1882-1886.

[10] Rebold, a.g.e., 248.s..

[11] Albert Mackey, A Lexicon of Freemasonry, 7. tab’, gözden geçirip ikmâl eden M. C. Peck, London, Charles Griffin & Co., 1883.

[12] John M. Roberts, The Mythologie of the Secret Societies, London, Secker and Warburg, 1972, 20.s..

[13] Ibrahim Abu Lughod, Arab Rediscovery of Europe: A Study in Cultural Encounters, Princeton, Princeton University Press, 1963, 17.s..

[14] A.g.e., 108.s..

[15] A.g.e., 109.s..

[16] Landau, “Prolegomena”, 138.s..

[17] Abu Lughod, a.g.e., 112.s..

[18] Najdat Fathi Safwat, Freemasonry in the Arab World, Arab Papers (no. 4) London: Arab Research Centre, 1980, 10.s..

١ Manichee: Gnostic Hıristiyanlık, Zerdüştîlik ve putperestlikden alınmış birtakım esasların mezc edilmesiyle teşekkül etmiş ve daha çok milâdî üçüncü ve dördüncü asırlarda kabul görmüş bir dînin sâliki (ismini, bu dînin bânisi ve milâdî üçüncü asırda İran’da yaşamış olan şahıstan alır). Bu dînin mümeyyiz vasfı sünâî (dualistic) bir teolojidir, ki ismi de modern kârilere umûmiyetle bunu tedâi ettirir; bu teolojiye göre şeytan Allah ile birlikte ebedî ve ezelîdir (Arabî hattla düşülen hâşiyeler bize âitdir, Y.H.).

[19] William Cameron, Modern Social Movements: A Sociological Outline, New York, Random House, 1966, 82.s..

[20] “Esas olarak amacı ve mevzûu gerçeğin araştırılması olan; insanî, felsefî ve ilerici bir kuruluş… Âzâlarını, hangi dinden olurlarsa olsunlar ayrım yapmadan kabul eder.” (Bu ve bundan sonra gelecek olan Fransızca metin ve ibâreleri lûtfedip tercüme eden muhterem Mehmed Şevket Eygi Beye müteşekkirim, Y.H.) Grand Orient National d’Egypte (bundan sonra GONE diye zikredilecek), Constitution et Règlement Général de la Fédération, Le Caire, 1902, 1. madde.

[21] A.g.e., 21-27. maddeler bütünüyle Meclis-i Umûmî’nin çalışmalarıyla ilgilidir.

[22] Saad Eddin Ibrahim, “Anatomy of Egypt’s Militant Islamic Groups: Methodological Note and Preliminary Finding”, International Journal of Middle East Studies, 12 (1980), 423-453.s..

[23] GONE, Constitution, 28-34. maddeler Grand Orient’in liderliğinden bahseder.

[24] Grand Lodge 1717-1967, Oxford, Oxford University Press, 1967, 240.s..

[25] Landau, “Prolegomena”, 151.s..

٢ Salesian: Katolik mistik Salesli St. Francis’in (François) (1567­1622) tâkipçisi veyâ herhangi bir Salesian tarîkatın mensûbu; St. John Bosco’nun bânisi olduğu tarîkatlarda Rahîbe veya Birader olanlara verilen ad.

[26] Bu loca o sıralar “La Loge de St Jean” adıyla bilinirdi.

[27] Zeydan, [Corci, Târihu’l-Mâsûniyye el-‘Amm munzü Neş’etihâ ilâ Hâza’l-yevm, Kâhire, 1889] 230-1.s..

[28] Joseph Sakakini [Bey], Rapport Concernant l’Irrégularité de la Grande Loge d’Égypte (Le Caire, 1919), 19.s..

[29] Nadav Safran, Egypt in Search of a Political Community: An Analysis of the Intellectual and Political Evolution of Egypt, 1804-1952 (Cambridge, Mass: Harvard University Press, 1981), 44.s..

[30] Bu locanın kurulmasına 1871’de müsâade edilmiştir. Locanın 1907 evveline âit herhangi bir kaydı bulunmamakta, bunların yandığı veya kaybolduğu zannedilmektedir. Locanın âzâ ve üstadları arasında kimi mümtâz şahıslar da vardı; İdris Râgıb Bey ve Ömer Sâmi Bey bunların en mühimlerindendir. Kevâkibü’ş-Şark çok zengin bir locadır. Uzun yıllar yabancı âzâ kabul etmemiştir. Mr Delanoy locaya kabul edilen ilk Avrupalıdır; onu 1907’de Mr Garofalo tâkib etmiştir. Bu târihe kadar locada câri olan dil, 1908’de İngilizce’ye tebdil edilene kadar, Arabca idi. Loca çok ağır bir borç yükü altına girince Delanoy birkaç İngiliz âzâ almak lüzûmunu hissetmiştir. Bkz., District Grand Lodge of Egypt and the Sudan, Memorial of the Dedication of the Masonic Temple (Cairo, 1913), 93.s..

[31] Elie Kedourie, Afghani and ‘Abduh: An Essay on Religious Unbelief and Political Activism in Modern Islam, London, Frank Cass and Co., 1966, 20-24.s..

[32] Bruno Etienne, “L’égyptomanie dans l’hagiographie maçonnique: avatar de l’orientalisme?”, “Colloque: d’un Orient à l’autre”de takdim edilmiş (Kâhire, 18 Nisan 1985) gayrı matbû tebliğ.

[33] Albert Kudsi-Zadeh, “Afghani and Freemasonry in Egypt”, Journal of the American Oriental Society, 92[.c., 1. aded] (19[7]2), 25-35.s. (Türkçesi: Alâeddin Yalçınkaya, Cemâleddin Efgânî ve Türk Siyâsî Hayatı Üzerindeki Tesirleri, 2. tab’, İstanbul, Sebil nşr., 1415/1995, 71-98.s., Y.H.).

[34] Muhammed el-Mahzûmî, Hâtırât-ı Cemâleddîn el-Efgânî el-Hüseynî, Beyrut, 1965, 8-9.s..

[35] A.g.e., 41-42.s.den nakleden Kutsi-Zadeh, a.g.m., 28.s..

[36] Safwat, a.g.e., 10.s. (Efgânî’nin masonluğu ve bunun mâhiyetine dâir tafsilât için muhakkak bkz.: Malatyalı Muhammed Reşâd, Cemâleddin Efganî Etrafında Maka­leler, Bedir nşr., İstanbul, 1416/1996, 15-60.s.; ayrıca Juan R. I. Cole, “New Perspectives on Sayyid Jamal al-Din al-Afghani in Egypt”, ed. Rudi Matthee ve Beth Baron, Iran and Beyond: Essays in Middle Eastern History in Honor of Nikki R. Keddie içinde, Mazda Publishers, Inc., California, 1421/2000, 21.s. v.d., tercemesi inşâAllah yakında neşredilecektir, Y.H.).

[37] Selim Halil el-Nakkaş, Mısr li’l-Mısriyyûn, 4.c., İskenderiye, Cerîde el-Mahrûsa neşriyâtı, 1884, 8.s..

[38] Sâbit ve Antakî, En-Nücûm’z-Zâhira fî Rusûmi A’yani Mısr, Kâhire, el-Şaab neşriyât, 1905, 11.s..

٣ “Ölüm meleği Mâbedlerimizin kapısını çaldı, çok sevgili ve saygıdeğer kardeşimiz 1. S. A. Mehmed Tevfik Semâvî Büyük Loca’ya çağrıldı.”

[39] Grand Orient de France archives (bundan sonra GODF diye zikredilecektir), 1267/1892 nolu mektup, Paris.

[40] Sâbit ve Antakî, a.g.e., 42.s..

[41] Jacob Landau, “The Young Egypt Party”, Bulletin of the School of Oriental and African Studies [15.c., 1. aded] (195[3]), 16[2].s..

[42] Thomas Greene, Comparative Revolutionary Movements, Englewood Cliffs, N.J., Prentice Hall, 1974, 50-7.s..

[43] Gould, a.g.e., 171-173.s..

[44] “Mısır Millî Büyük Locası, biraz ruhbânî (clérical) olan Hür Kadîm ve Kabul Edilmiş Masonların (İngiliz riti) merâsimlerini tâkib eder… Ben, Nil vâdisine, prensipte daha felsefî ve liberal olan ve merâsimlerinde hiç de ruhbânî (sacerdotal) olmayan Fransız ritini getirmeyi ve yaymayı teşkilâtımızın yararına gördüm. Bu gereklerle 4. derecedeki yüksek rütbeler için Fransız ritini esas alan “Millî Mısır Maşrıq-ı A’zamlığı” unvânı altında bir Maşrıq-ı A’zam te’sîs ettim.” GODF, 1667/1897 nolu mektup.

٤ Kızıl Cizvitler.

[45] Safran, a.g.e., 104-105.s..

[46] Roberts, a.g.e., 30.s..

٥ Jansenist: Doktrinini Ypres (Flanders) piskoposu Cornelius Jansen’den (ö. 1638) alan Roma Katolik Kilisesi mezhebine veya hizbine mensûb kişi. Jansen, St. Augustine’den sonra, tabiî insan irâdesinin sapkınlığı ve hayra olan kifâyetsizliği tezini müdâfaâya devam etmiştir.

[47] Elie Kedourie, “Young Turks, Freemasons, and Jews”, Middle Eastern Studies, 8 (1971), 89-100.s. (bu makâle müellifin bilâhire neşretdiği şu kitab da bulunyor: Elie Kedourie, Arabic Political Memoirs and Other Studies, Frank Cass, London, 1394 [1974], 243-262.s.; Türkçesi için bkz.: “Jön Türkler, Farmasonlar ve Yahudiler”, trc. Zeynep Avcı Karabey, Birikim, 45. aded, Zilhicce 1398 [Kasım 1978], 54-68.s., Y.H.). Kedourie burada, Jön Türklerin İtalyan masonlarının te’sîrinde kaldıklarını ve onlardan “Liberté, Egalité, et Fraternité” şeklindeki düstûru aldıklarını gösteren dikkate değer bir mektub iktibâs ediyor.

[48] Safran, a.g.e., 104.s..

[49] “Mısır’daki Cizvit partisinin faaliyetlerine karşı ciddî şekilde savaşmanın zamanıdır ve Fransız hükûmetinden… Paris’teki Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlı lâik bir mekteb açılmasını te’mîn ederek bir ilk neticeye ulaşacağımızı sanıyorum.”, GODF, Le Nil, 8337/1897 nolu mektup.

[50] En meşhûr lâik mekteplerden (école laïque) biri Kâhire’de ondokuzuncu asrın âhirinde kurulan Lycée Cour Morin idi.

[51] Airi Tamura, “Ethnic Consciousness and its Transformation in the Course of Nation-Building: the Muslim and the Copt in Egypt, 1906-1919”, The Muslim World (Nisan 1985), 103.s..

[52] Gould, a.g.e., 190.s..

[53] Safwat, a.g.e., 10.s..

[54] Roberts, a.g.e., 28.s..

[55] Eric Davis, Challenging Colonialism; Bank Misr and Egyptian Industrialization 1920-1941, Princeton, Princeton University Press, 1981, 15-16.s..

[56] Sadek Wahba, “The Egyptian Aristocracy from the End of the XVIIIth Century to the 1952 Revolution”, Kâhire Amerikan Üniversitesi’nde takdîm olunan gayr-i matbu tebliğ, 1983 İlkbahar dönemi.

[57] David Landes, Bankers and Pashas: International Finance and Economic Imperialism in Egypt, Cambridge, Mass., Harvard University Press, 1958, 234.s..

[58] Mervyn Jones, “Freemasonry”, Secret Societies, ed. Norman Mackenzie, London, Aldus Books, 1967, 177.s..

[59] “İsmâil zamanındaki mâlî kriz bize, başabaş giden iki nüfuz ve tesiri gösteriyor. Fakat bazı uygun fırsatlardan yararlanarak İngilizlerin öne geçme gayretlerini müşahede ediyoruz”, Ahmed Chafik Pacha, L’Egypte moderne et les influences étrangères, Le Caire, Imprimerie Misr, 1931, 10.s..

[60] Walid Kazziha, “The Jaridah-Ummah Group and Egyptian Politics”, Journal of Middle Eastern Studies (Ekim 1977), 377.s..

[61] Jones, a.g.e., 154.s..

[62] GODF, 8607/1898 nolu mektup.

[63] GODF, 9064/1899 nolu mektup.

[64] GODF, 12112/1901 nolu mektup.

[65] GODF, 14897/1913 nolu mektup.

[66] “Mason locası, politikaların içyüzünden ve idarenin sırlarından haberdâr olanlar arasında fikir alış-verişini mümkün kılıyor ve aralarında bir tesânüd bağı kuruyordu.” M. Sabry, La Genèse de l’Esprit National Egyptien (1863-1882), Paris, 1924, 143.s..

[67] Mackey, “Etymology of the Word ‘Mason’”, A Lexicon… içinde.

[68] Nikki Keddie, a.g.e., 92.s..

[69] Nikki Keddie, An Islamic Response to Imperialism, Los Angeles, University of California Press, 1968, 19.s..

[70] A.g.e., 92.s..

٦ Muteberân konsülü.

[71] Minutes of a Plenary Session of the Grand Orient National d’Egypte, Thursday, 3 April 1902; GODE arşivlerinde.

[72] Profesör Paul Dumont bu noktayı, Osmanlı İmparatorluğu’nda Fransız te’sîrindeki masonluk mevzûlu makâlesinde delillendirmeye çalışmaktadır: “La franc-maçonnerie d’obédience française à Salonique au début du XX siècle”, Turcica, 16 (1984), 65.s. (Dumont’nun bu makâlesi, daha sonra neşretdiği Osmanlıcılık, Ulusçu Akımlar ve Masonluk: Osmanlı İmparatorluğu’nda Tanzimat’tan Mütareke’ye Fransız Obediyansına Bağlı Mason Locaları [trc. Ali Berktay, Y.K.Y., İstanbul, 1420/2000] başlıklı kitabının bir faslını teşkil etmiştir [“20. Yüzyıl Başında Selanik’te Fransız Obediyansına Bağlı Masonluk”, 63-86.s.], Y.H.).

[73] Jack Crabbs Jr, The Writing of History in Nineteenth-Century Egypt: A Study in National Transformation, Cairo, The American University in Cairo Press, 1984, 13.s..

٧ Birkaç kişinin müzik eşliğinde çok az sayıdaki sandalye etrafında döndükleri, müzik durduğunda da sandalyelerden birini kapıp oturmaya çalıştıkları bir oyun.

[74] Jones, “Freemasonry”, 177.s..

Leave a Reply

You must be logged in to post a comment.